Şiran MYO’da afetlere hazırlık söyleşileri

Gümüşhane Üniversitesi Şiran Dursun Keleş Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulunda Gümüşhane Üniversitesi Yabancı Öğrenciler Birliği (GÜYOB) ve Şiran Belediyesi işbirliğinde “Afetlerde Gönüllülük Çalışmaları’’ ve “Afetlerde Gönüllü Sağlık Çalışanlarının Rolü” konulu iki söyleşi gerçekleştirildi.

Gümüşhane Üniversitesi Şiran Dursun Keleş Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulunda Gümüşhane Üniversitesi Yabancı Öğrenciler Birliği (GÜYOB) ve Şiran Belediyesi işbirliğinde “Afetlerde Gönüllülük Çalışmaları’’ ve “Afetlerde Gönüllü Sağlık Çalışanlarının Rolü” konulu iki söyleşi gerçekleştirildi. Şiran Belediyesi Çok Amaçlı Kültür Salonu’nda düzenlenen söyleşilerin ilki “Afetlerde Gönüllülük Çalışmaları’’ adlı konusuyla Trabzon Üniversitesi, Tonya Meslek Yüksekokulu Müdürlüğünü ve Afet ve Acil Durum Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Galip Usta tarafından gerçekleştirildi.  Sözlerine “Toplum olarak afeti yaşayan, tanıyan bir ülkeyiz” diyerek başlayan Dr. Öğr. Üyesi Galip Usta, Afet nedir sorusuyla konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Afet acıların ortaya çıkması, insanların canlarını kaybetmesi, çevrenin bozulması, eşimizi dostumuzu kaybetmemiz demektir. Gönüllülük hizmetleri de bu acıları hafifletmek dindirmek toplumsal dayanışmayı ortaya çıkarmak üzere kurduğumuz şeylerdir. Gönüllülük eşittir insani değer, merhamet ve iyilik demektir. İnsan merhametiyle vicdanı kadar gönüllüdür. Afetin getirdiği en önemli koşullardan biri toplumsal dayanışmadır. Ne kadar bilgili eğitimli akıllı olursanız olun vicdanınızla bütünleştirmediğiniz sürece hepsi sıfırdır.” Gönüllülük çalışmalarına vurgu yapan Usta, ekip çalışmasını önemine değinen konuşmasında, “Gönüllü olduğunuz zaman kendinizi fark edersiniz küçük acıları içinizde büyüttüğünüzde dışardaki büyük acılarla karşı karşıya kalınca onun o kadarda önemli olmadığını anlarsınız. 6 Şubat depreminde Fransız bir gazetecinin ‘Türkler çıldırmış gibiydiler. Deprem bölgesine yardım götüren tırlar, yollarda sanki frenleri yokmuş gibi uçarak gidiyorlardı’ yorumundan hareketle yardımlaşma duygusunun kültürümüzde kendi canımızı dahi riske atacak düzeyde önemli bir yere sahip olduğunu söyleyebiliriz. Bizim farklılığımız budur. Tüm her şeyimizi frenler patlamış gibi gönderdik. İşin özü vicdanlı merhametli oluşumuzdur” dedi. Söyleşinin sonunda verilen örnekten yola çıkarak iş sağlığı ve güvenliği açısından hukuksal olarak gönüllülük faaliyetlerini koruyacak bir yönerge/yasanın eksikliğine de vurgu yapan Usta, kurumsallaşmış sivil toplum kuruluşları ile hareket etmenin faydalı olacağını da belirtti. Etkinlik Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Tıbbi Hizmetler ve Teknikler Bölümü, İlk ve Acil Yardım Programı Öğr. Gör. Demet Turan’ın “Afetlerde Gönüllü Sağlık Çalışanlarının Rolü” adlı söyleşiyle devam etti.  Söyleşi hakkında açıklamalarda bulunan Öğr. Gör. Turan, afetlerle ilgili olarak hangi kuruluşlara nasıl üye olunacağından, hangi faaliyetler yürütüldüğünden ve detaylarından söz etti.   Afetlerin sadece insan kaynaklı değil, teknolojik kaynaklı da olabileceğini ifade eden Turan, “Sağlık çalışanları olarak afet öncesi anında veya sonrasında hep sorumluluklarınız olacaktır. Sizler birer profesyonel ekipsiniz. Şiran’da bir metre kar yağsa hayat durmaz ama İzmir’de 15 santim yağsa her şey durur. Çünkü bu durumla başa çıkamazlar” diyerek afetin başa çıkamama süreci ile ilişkili olduğu ve her koşulun şartın her il için benzer olmadığını ifade etti.  Dernekler ve sivil toplum kuruluşlarından bahseden Öğr. Gör. Turan, en büyük kuruluşun AFAD olduğunu ve tüm kuruluşların AFAD’a bağlı hareket ettiğini söyleyerek 6 Şubat depremi öncesinde 500 bin gönüllü varken, bu sayının afet sonrasında 1,5 milyon kişiye ulaştığı bilgisini paylaştı. Söyleşilerin sonunda Tıbbı Hizmetler Bölüm başkanı Öğr. Gör. Emre Sarı tarafından Öğr. Üyesi Galip Usta ve Öğr. Gör. Demet Turan’a katkılarından dolayı teşekkür edilerek, hediye takdim edildi. Afetlere karşı her zaman hazırlıklı olmanın önemine vurgu yapan Rektör Prof. Dr. Halil İbrahim Zeybek program hakkında şunları söyledi: “Ülkemiz; sahip olduğu tektonik, sismik, topografik ve iklimsel yapısı gereği genç bir kuşakta yer aldığından dolayı doğal afetlerle sıklıkla karşı karşıya kalmaktadır. Toplum olarak, yaşadığımız acıların bizlere öğrettiği dersleri unutmamalıyız. Gönüllü çalışmalar, sadece afet anında değil, aynı zamanda afetlere hazırlık sürecinde de kritik bir rol oynamaktadır. Gerçekleştirilen etkinlik, hem gönüllülüğün hem de sağlık çalışanlarının önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Üniversitemiz, bu tür faaliyetleri desteklemeye ve bilinçlendirmeye devam edecektir. Bu vesileyle de programın düzenlenmesinde emeği geçenleri kutluyor, değerli sunumlarıyla katkıda bulunan Dr. Öğr. Üyesi Galip Usta ve Öğr. Gör. Demet Turan’a da teşekkür ediyorum.”